haberiniz olsun

eklenen iceriklerden haberiniz olsun.

28 Kasım 2014 Cuma

Tag: Me Time

 Sevgili Miss Tuti tarafından tag'lendim. Beni eklediği için çok çok teşekkürler.:) Hazır Alaz oyuncakları ile oynarken bir an önce soruları cevaplayayım. 





    Kendime ayırdığım zamanlarda,

1. Yalnızken ne izler ve okursun?


Son zamanlarda eşimle izleyemediğiz veya yarım bıraktığımız dizileri bitirmeye çalışıyoruz. House of Cards, Breaking Bad ve Game of Thrones takip ettiklerimizin arasında. Bugünlerde de Sherlock izliyoruz. 

Bunun dışında zaten çok uzun bir süredir televizyon izlemediğimi farkettim. Dünyada da  benzer örnekleri olan "Yetenek Sizsiniz" ve "Bu tarz benim" gibi programların yeni yetişen nesil için bonzai kadar tehlikeli olduğunu düşünüyorum. 

Kitap okumayı çok seven biri olarak son dönemlerde Game of Thrones'un da etkisiyle Buz ve Ateşin Şarkısı serisini okumaya başladım. Sanırım puzzle ve bulmaca meraklısı biri olduğum için, westeros diyarında demir tahta kimin oturacağını bulmaya çalışmak epey bir eğlenceli.:) 


2. Kendine ayirdigin zamanlarda ne giyersin?

  Bol, rahat ve pamuklu kıyafetler.


3. Me-time güzellik ürünlerin nelerdir?

Çok kuru bir cilde sahip olduğum için nemlendiricileri mecburen kullanıyorum. Acı badem sütünün üstüne losyon tanımıyorum. 



 4. Aktüel en sevdigin ojen hangisidir?

Yıllardır flormarn bordo tonlardaki ojelerini severek, hala daha kullanıyorum.



 5. Kendine ayirdigin vakitte ne icer veya ne yersin?

Kahve, kahve, kahve.:) Çok kahve içmek istersem filtre, ayılmak istersem espresso, keyif yapmak istiyorsam dibek, hafif içmek istiyorsam latte. Evet, özellikle de yeni çekilmiş kahveyi çok seviyorum.
  

 6. Aktüel en sevdigin mum hangisidir?

Evde fişek gibi bir kız olunca mum da olmuyor.

  

7. Yalnizken disarida da vakit gecirir misin?

Eskiden sıkça yaptığım bir aktiviteydi. Ama artık pek mümkün olmuyor. 

  

8. Tek basina sinemaya film izlemeye gider misin?


Giderdim. Cok uzun zaman oldu :)
  

9. En sevdigin online-shop?

Bir sürü yerden alışveriş yaptım. Ama kargo olarak hepsiburada yı daha cok seviyorum. Yaşadığım şehirde ne yazık ki kargo başlı başına bir problem. 


  

10. Eklemek istedigin bir seyler var mi? Kendine ayirdigin vakitte daha neler yaparsin?

Kendime vakit ayırabilsem yapmak istedigim o kadar çok şey var ki? En başta dikiş dikmek ve akabinde farklı tasarımları takip etmek hatta tasarlamaya çalışmak.

Ben de, takip etmekten keyif aldığım taglıyorum. 

http://yaseminselmuhabbet.blogspot.com.tr
http://mimiklibocek.blogspot.com.tr

Sevgiler...

23 Kasım 2014 Pazar

YENI FILM SITEMIZ

YENI OYUN SITEMIZ

20 Kasım 2014 Perşembe

2 Yaş Sendromu ve Ben

 Evet son zamanlarda, blogda dahil pek çok şeye vakit ayıramıyorum. Yapmak istediklerim sadece aklımda kalmaya başladı. Bazen niyetlenip yapmak istesem bile kendimde o enerjiyi çoğu zaman bulamıyorum. Özellikle son bir iki aydır postlarımdaki azalma belki dikkatinizi çekmiştir.




Peki neden mi böyle bir döneme girdim?

 Alaz, bir hafta sonra tam 2 yaşında olacak. Açıkçası ne ara büyüdü hala aklım almıyor. Daha mutlu, sağlıklı, huzurlu yıllar görmesi en büyük temennim.

 2 yaşında olmasının verdiği coşkuyla birlikte, bebeklikten çocukluğa hızlı bir geçiş yaptık. Artık kolay kolay ikna olmuyor, bir şeyi istediğinde derdini ağlayarak anlatıyor, olmayınca da kendini yerlere atıyor. Tabi bu kadar huysuzluğun yanına duracell pili takmış tavşan misali enerji patlaması olunca degil yapmak istediklerime vakit ayırmak, bazen zaruri işlere bile vakit ayırmıyorum. Eğer ki gece çok sık kalkıp doğru düzgün uyumadıysa güne 1-0 yenik başlamış oluyorum.

 Hal böyle olunca günün nasıl geçip bittiğini bile anlamak da zorlanıyorum. Evet bugünlerde elbette geçecek biliyorum. Ama bazen insan cama çıkıp avazı çıktığı kadar bağırmak istemiyor degil. :)


11 Kasım 2014 Salı

Tunik Dikimi

Uzun bir aradan sonra diktigim bir tunik ile tekrar karşınızdayım. Kumaşta dikkat çekici renkler ve dinamik bir baskı olunca modeli basıt tutmaya çalıştım.Burda dergisinin ilk "Dikiş Okulu" serisinde bir modelin kalıbını bu kumaş için kullanmaya karar verdim.



Daha önce hiç yarım kol dikişi yapmamıştım. Bu tuniğin dikiminde nasip oldu. 

Model zaten oldukça basit. Bir tek, göğüs kısmında iki pens var. Yakayı pervazla dönüp, arka dikişi gizli fermuar ile tamamladım. 

Bu tuniği genelde siyah biker ceket ile tamamlamayı düşünüyorum.

Geriye bir miktar daha kumaş kaldı. Onla da Alaz'a bir şeyler dikip en kısa zamanda arz-ı endam edeceğiz efendim. 

Sevgiler, 
:) 




9 Kasım 2014 Pazar

Saygı ve Özlemle Anıyoruz...


6 Kasım 2014 Perşembe

Bir Fikriniz Var Mı?

 Son zamanlarda Alaz'ın huysuzluk ve uykusuzluk problemleri ile beraber kendimi iyice halsiz hissetmemden dolayı dikişe vakit ayıramıyorum. Hala daha bir elbisenin bitiş fermuarını bile dikmek zor geliyor. Sanırım ara ara hepimiz bu tarz dönemlerden geçiyoruz.

 Dikiş dikmeye enerji bulamayınca, bende eldeki kumaşlardan neler dikebilirim diye düşünmeye başladım.



 Bu iki kumaşla ne yapacağım konusunda kararsız kaldım açıkçası.Sizlerin de fikirlerini almak benim için çok yararlı olacaktır.

 "Acaba bu iki kumaştan ne dikmeliyim?:) "

 Cevaplarınızı büyük bir heyecanla bekliyorum.
 Sevgiler,

:)


Akdeniz Usulü Fırında Palamut

 Dikişe biraz ara verdiğim bu dönemde tekrar sağlıklı bir tarif ile karşınızdayım. Palamut herkesin severek yediği bir balık değil her ne kadar faydalı olsa bile. Çok lezzetli olduğunu da söyleyemeyiz. O yüzden mısır unu ile yemeyi daha çok severiz. Ama bu da bizim için sağlıksız bir seçenek olur genelde.

 O yüzden tatsız balıklar için hazırladığım bu tarifi sizlerle paylaşmak istedim. Genelde pek çoğumuz fırında balık yapmayı severiz ve biliriz ama Balkan kökenli ve Akdenizliler balık tariflerine daha da çeşni ekliyorlar.



Şimdi de tarife geçiyorum.:-)


2 adet iri palamut veya 4 adet çingene palamudu
2 adet orta boy patates
1 adet soğan
1 adet domates
2 adet yeşil biber
1 adet kırmızı biber
Yarım çay bardağı çekirdeksiz zeytin
4 diş sarımsak
Maydanoz
Kırmızı pul biber, karabiber, kişniş, tuz
Limon
Zeytinyağı


Palamutların içlerini temizleyip, bolca tuzlayıp bir borcamın içine ve fırın kağıdının üzerine yerleştiriyoruz. Böylelikle balık suyunu salıp kurumayacaktır. 


Bir kase içinde zeytinyağı, baharatlar, sarımsak, zeytin, tuz ve maydonozu karıştırıyoruz. Bu karışımı balığın her tarafına sürüp özellikle temizlenmiş iç kısmına döküp kürdanla balığı tutturuyoruz.


Kalan sebzeleri de doğradıktan sonra fırın tepsisine dizmeye başlıyoruz. Kalan zeytinyağlı karışımıda yerleştirdigimiz sebzelerin üzerine döküp, 180 derecelik fırında patatesler pişene kadar (tahmini 45 dakika veya biraz daha fazla) pişiriyoruz. Bugulama olmasını istiyorsanız üzerini folyo ile kapatıp pişire bilirsiniz.

Afiyet Olsun. :-) 
Sevgiler, 








3 Kasım 2014 Pazartesi

Stilistlik Çizimleri Üzerine Başlangıç

 Son zamanlarda uykusuzluk, halsizlik ve moral bozukluğu derken dikişe pek vakit ayıramadım. Ama dikişi destekleyen başka bir alana ilgi duymaya başladım. Özellikle dikiş dikmeye baslamadan önce modeli kafamda belirleyip dikişe öyle başlardım. Tabi dikiş sırasında aklımdan geçen fikirleri uygulamada ya unutur ya da toparlayamazdım.

 Hâl böyle olunca teknik çizim kısmını geliştirmeye karar verdim.


D&R'dan Akgün Aytuğlu'nun Stilistlik Çizimleri için Hazır Figürler Notları Başlangıç için iyi olabilir diye düşündüm. Şimdilik temel mantığı anlamaya çalışıyorum. 



Bugünlerde... İnstagram'da

 Bir haftadan fazla bir süredir pek blogla ilgilenemedim. Eşimin dedesinin vefatı ve üstüne benim rahatsızlanmam bunun başlıca sebebi. Ama artık yavaş yavaş çok sevdiğim bloguma dönüş yapmaya başladım.





Geçen hafta Ankara'da, çok sevdiğimiz arkadaşlarımızı ziyarete gitmiştik. Ankara'ya gitmişken Anıtkabir'i ziyaret etmeden olmaz diye düşündük. Alaz'ın da ilk Anıtkabir ziyaretini gerçekleştirmiş olduk böylelikle. Alaz'ın aklı yavaş yavaş ermeye başladığına göre Anıtkabir ziyaretlerimizi sıklaştırmaya karar verdik. 


Bu sıralar Alaz'ı emzirmeden kestiğim bir dönemdeyiz. Ben her ne kadar erken bıraktırmak istemiş olsam da, doktorumuz bu zamana kadar devam etmemi söylemişti. Açıkçası ilk bıraktırmaya niyetlendiğim zaman huysuzlaşacak diye çok tedirgin olmuştum. Ama korktuğum gibi olmadı. Hiç bir sıkıntı yaşamadım. Sanırım bunda yazdan beri gündüz emzirme olayından vazgeçmemin etkisi büyük. 



Kara kış yüzünü göstermeye başladı. Hava güneşli bile olsa soğuklar kendini hissettiriyor. Hâl böyle olunca salgın hastalıklar da baş göstermeye başladı. Kapalı ve kalabalık mekanlardan olabildiğince uzak durmaya çalışıyoruz.


Evde ektiğim tohumlar minik minik filizlenmeye başladı. Umarım yaza kadar kocaman olup çiceklenirler. 


Artık mümkün değil bebek arabasında uyumuyor. Şu sıralar yer mekan farketmez kucakta bu şekilde sızmak en çok yaptığımız şey. Umarım bu dönemi de atlatırız.


Anıtkabir'den severek aldığım ve kolumdan çıkarmak istemediğim bir saatim oldu artık. Son zamanlar da takmaktan keyif aldığım nadir aksesuarlardan biri.